Bu yazımda, toplumumuzda var olan ve benim kendimi bildim bileli
rahatsız olduğum bir konuyu işleyip öznel yorumlarımı aktaracağım. Sözünü
ettiğim konu , şükretme konusudur. Küçüklüğümden beri insanların kendilerine
verilen nimetlere değil de , başkalarının düşkünlüklerine bakarak
şükrettiklerini görüyorum. Sokakta, otobüste, bilhassa hastanelerde, bir
fiziksel rahatsızlık yaşayan, yahut engelli olan kişilere bakılıp
“bu durumda olmadığım için şükürler olsun” ibaresini duyuyorum. Böyle bir
şükür anlayışının toplumda kabul gördüğünü görüyor ve üzülüyorum. Bu anlayışı
son derece yanlış buluyorum. Bu yanlışlığı eşe dosta söylediğimde
ise “şükretmenin neresi yanlış”, şeklinde bir tepkiyle karşılaşıyorum. Buradaki
yanlışlık şükürde değil, şükrün ahlaki etiğindedir. Şükür, başkalarına bakarak
değil, insanın kendisine bakarak yapması gereken bir olgudur. Başkalarının içerisinde bulunduğu
kötü durum, bizim için şükür sebebi olmamalıdır. Kötü durumda olan insanlara
bakılarak yapılan şey şükür değil, o halde olmamaya sevinme halidir. Engelli ya
da hasta olmamaya sevinmek şükür değildir. Şükür bireysel bir olgudur. İnsanın
kendi haline , yediği rızıklara , maddi durumuna ve en önemlisi , Allah’ın yok
iken yaratıp, muhatap kılıp , kendisini bulduracak idraki vermesine karşı
teşekkür etmenin adıdır şükür. Ve bu tanımın altında daha nice şükür vesileleri
sıralanabilir. Öyleyse başkalarının hastalığını , engelini, fakirliğini vesile
kılıp şükreden Müslüman, yukarıda saydığımız temel ve genel vesilelere her
halde fazlasıyla şükretmiş ve artık sıkılarak kendine yeni şükür vesileleri
arıyor demektir.
Kişinin kendinde var olanlara, Allah tarafından verilmiş
nimetlere şükretmesi ,şükür ibadeti için kafidir. Bu şekilde, engelli insanlara
bakarak şükretme anlayışı bana göre ahlak açısından yanlıştır ve
etik de değildir. Burada etik tartışmasına girmek istemiyorum. Genel geçer bir
etik anlayışı olmadığı gibi , her insanın kendi vicdanı ve hassasiyetleri
ölçüsünde bir etikten söz etmek de yanlış değildir. Her konuda bireysel
hassasiyetlerimize göre hareket ederken , şükür vesilesi yaptığımız düşkün (!)
insanların da hassasiyetlerini göz ardı etmemeliyiz. Her konuda empatinin
önemini vurgularken, şükür vesilesi yaptıklarımızla da empati kurup, kendimizin
de bir gün o duruma düşebileceğimizi (!), ve her insanın potansiyel bir engelli
olduğunu unutmamalıyız.